19 Mayıs 2012
09 Nisan 2012
06 Nisan 2012
20 Mart 2012
Furuğ FERRUHZAD
Düşler
Ne kadar safsalar o yükseklikten düşer ölürler
Şimdi dört yapraklı bir yoncayı kokluyorum ben...
Anladım birden yolum yok yolum yok yolum yok
Çılgınca sevmekten başka... sevmekten başka...
Vedat Sakman - yolum yok
PENCERE
Bir pencere, bakmaya
Bir pencere, duymaya
Bir pencere, yeryüzünün yüreğine ulaşan tıpkı bir kuyu gibi
Tekrarlanan mavi şefkatin enginlerine açılan.
Yalnızlığın küçücük ellerini
Cömert yıldızların verdiği gece bahşişi kokularıyla
Dolduran bir pencere
Belki de konuk etmek için güneşi şamdan çiçeklerinin gurbetine
Bir pencere, yeter bana
Oyuncak bebeklerin ülkesinden geliyorum ben
Bir resimli kitap bahçesinde
Kâğıt ağaçların gölgesi altından
Toprak yollarında geçip giden
Kurum mevsiminden, kısır aşk ve dostluk deneylerinin
Sıralarında veremli okulların
Alfabelerin soluk harflerinin büyüdüğü yıllardan
Ve karatahtaya taş sözcüğünü yazar yazmaz çocuklar
Ulu ağaçlardan sığırcıkların çığlık çığlığa kanat çırparak
Uçup gittikleri
O andan
Etobur bitkilerin köklerinden geliyorum ben
Ve hâlâ başım
Dopdolu
Bir deftere toplu iğnelerle
Çakılan
O kelebeğin yabancı sesiyle
Asılınca güvenim adaletin koptu kopacak ipiyle
Ve bütün kentte
Parıldayan ışıklarımın yüreğini parça parça edince onlar
Koyu renk mendiliyle yasanın, bağladıklarında
Aşkımın çocuksu gözlerini
Ve isteğimin acı şakaklarından
Fışkırdığında kan
Yaşamım artık
Hiçbir şey olmadığında, hiçbir şey olmadığında duvar saatinin
tiktaklarından başka
Anladım birden yolum yok yolum yok yolum yok
Çılgınca sevmekten başka
Bir pencere yeter bana bir tek pencere
Bilince ve bakışa ve suskunluğa
İşte öylesine boy atmış ki ceviz fidanı
Anlatabilir artık genç yapraklarına tüm bir duvarı
Ve sor aynadan
Adını kurtarıcının
Ve işte senden daha yalnız değil mi
Ayaklarının altında titreyen yeryüzü?
Yıkıntı elçiliğini, peygamberler
Kendileriyle birlikte getirmediler mi çağımıza?
Ve yankıları değil mi o kutsal metinlerin
Bu patlamalar art arda
Bu zehirli bulutlar?
Ey dost, ey kardeş, ey herkes!
Yazın tarihini gül soykırımının
Aya vardığınızda!
Düşler
Ne kadar safsalar o yükseklikten düşer ölürler
Şimdi dört yapraklı bir yoncayı kokluyorum ben
Eski düşüncelerin gömütünde boy atmış yonca
Ve soruyorum saflığın ve bekleyişin kefeninde toprak olan o kadın
gençliğim miydi benim?
Çıkabilecek miyim yeniden o merak merdivenlerinden?
Merhaba diyebilecek miyim o iyi Tanrı'ya çatılarda dolaşan?
Seziyorum zaman geçip gitti artık
Seziyorum an, tarihin yapraklarından benim payıma düşendir
Seziyorum aldatıcı bir aralıktır bu masa saçlarımla o garip ve kederli
adamın elleri arasında
Bir şey söyle bana
Teninin tüm sevgisini sana bağışlayan insan
Ne istiyor diri kalma duygusundan başka?
Bir şey söyle bana
Kıyısındayım pencerenin
Ve güneşle bağlantıda...
Furuğ FERRUHZAD
Çeviri: Onat KUTLAR - Celal HOSROVŞAHİ
Gönderen Ey'lûl
17 Mart 2012
l a l e
“hatırlamanın penelopeia* tülü/ şarap gibi ol/ kalbin ilmini yap...” *penelopeia sadakat mitidir dilsiz kristal kadehte oluşan tınıdan tanıyorsa beni, bu onun düşü. ve amore'u.. esrarengiz.. gözlerinde ölü yıldızların gölgelerini görebileceğiniz bir kadın.. eflatun 1 kadın, bazen mavilesen.. “...hiçbir insanın bir odası yok mu kalıcı bir taştan yapılmış? gerçek bir ülkesi, bir insanı yok mu?...” lale müldür _
Gönderen Ey'lûl
25 Şubat 2012
V A Z G E C M E
V A Z G E Ç M E
Iste her sey bitti
Kapılar kilitlendi
Asla açılmayabilir unutma
Belki rüyan bitti
Uyanmak senin elinde
Istiyorsan devam etsene
Ama vazgeçme Sevmekten vazgeçme Istemekten
Umutları sönmez insanın
Ama vazgeçme Gülmekten vazgeçme Direnmekten
Anlamsız gelse de hayatın
V A Z G E Ç M E
Gönderen Ey'lûl
12 Şubat 2012
1 4 S U B A T
1 4 S U B A T

Meger 14 Subat’ı
“Uluslararası Kitap Degis Tokus Günü” olarak kutlayan kisiler varmıs! Bir kitap bayramı!
Ne güzel degil mi?


14 subat
Aziz Valentin Günü
Y Y Y Y Y Y Y
Gönderen Ey'lûl
19 Ocak 2012
AŞKKK !!! Bak kardeş simdi beni iyi dinle Az yürünmüş yollardan yürüyeceğiz şimdi seninle Eğri oturup doğru konuşacağız Çok görmüş çok okumuş, Ama az gülmüş az ağlamış mürşid-i aşkların Tedrisatından geçeceğiz seninle. Çalınan her kapı hemen açılsaydı Ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı. Bak kardeş, kişi bilmiyorsa ne istediğini Hem seni ziyan eder hem de kendini. Dibini görmediğin suya dalmadığın gibi Emin olmadığın sevgiye teslim etme kendini. Kim demiştir ki gözden ırak olan gönülden ırak olur diye, Sen onun gönlündeysen eğer, Yemende de olsan onun yanındasın. Eğer sen onun gönlünde değilsen, Yanında da olsan yemen de sayılırsın. Şimdi sorarım sana kardeş, Hangi aşk daha büyüktür? Anlatılarak dile düşen mi? Anlatılmayıp yürek deşen mi? Aşk topuklarından etine kadar işlemiş bir nasırdır Ya canın acıya acıya adım atacaksın, Yada canını acıta acıta söküp atacaksın. Her iki yolda da tek bir gerçek olacak Canın çok ama çok acıyacak. Ve öğrenirsin bir gün kardeş Gerçeği öğrenirsin bir gün. Gerçeğin acı olduğunu, Sonra dozunda acının yemeğe olduğu kadar Hayata da lezzet kattığını öğrenirsin Aşkı, acıyı, aşkın acısını, hayatı Her canlının ölümü tadacağını Ama sadece Bazılarının hayatı ve gerçek aşkı tadacağını öğrenirsin. Üzülme kardeş, gül. Ey burnu kanasa hemen kadere küsüp yüzünü ekşiten. Gülden hiç ders almaz mısın? Bütün yapraklarını tek tek yolsan Gül yine de gülmekten vazgeçmez. Sorsan şimdi kardeş desen ki ‘Gidenler ne zaman döner?’ ‘Üzülme’ der Mevlana ve devam eder, Kaybettiğin her şey bir gün Başka bir surette geri döner.. UĞUR ARSLAN AŞKKK !!!
Gönderen Ey'lûl
06 Ocak 2012
31 Aralık 2011
yeni umutlarla 2 0 1 2
Sevgili Santa, ... ... diliyorum
once saglik ve illa illa illa illa
illa ki ask ... !!!
Gönderen Ey'lûl
25 Aralık 2011
20 Aralık 2011
hosgeldin 2012
Sevgili Santa, ... ... diliyorum
once saglik ve illa illa illa illa
illa ki ask ... !!!
Gönderen Ey'lûl
29 Ekim 2011
29EKİM2011 KUTLU OLSUN
Ekim'e söyleyin bundan böyle 28 çeksin ,
Kasım 9 çeksin ,
Nisan 22 , Ağustos 29... çeksin.
çünkü birileri bizi çekemiyor...!
Mujdat Gezen
Gönderen Ey'lûl
14 Ekim 2011
02 Ekim 2011
05 Eylül 2011
30 Haziran 2011
Murat Köseoğlu & Zeynep Arıkan / KALABALIKTA BİR YÜZ (2006)
13. Kum Bekçisi (Söz: Zeynep Özkal Arıkan)
Beste tarihi: 14.01.1998
Bu şarkı şair Nilgün Marmara’ya ithafen yazılmıştır. Kimi imgeler kendi yazdıklarından alındı zaten (Kum Bekçisi, Çöl Fırtınası gibi). “Dünyayla yaralı” bir insan. “Hayatın neresinden dönülse kârdır” diyen bir insan. “Şiir yazan, canına kıyan kadın” diyen bir insan. Şarkının en sonunda söylenen tümce de ona ait: “Kış uykusundaki melek”. Belli ki, intihar fikri uzun zamandır kafasındaydı. Şarkının bitimindeki vokalli bölüm uzun bir ölüm yürüyüşünü betimliyor.
ZELDA Kum Bekçisi
gün yeni dogar, yol yine uzar, ben bir yolcuyum
sus kalamadim, gün sayamadim, ben bir mahkumum
ah ... Vaktim doldu, ah ... çarem yoktu
... hoscakal ...
çöl firtinasi, gök haritasi, ev uzak bana
ben gidemedim, gel diyemedim, dünya yasak bana
ah ... Vaktim doldu, ah ... çarem yoktu
... hoscakal ...
sıg ilişkiler, boş kelimeler, aşk tuzak bana
Var olamadim, rol bulamadim, hayat tezat bana
ah ... Vaktim doldu, ah ... çarem yoktu
... hoscakal ...
KUM BEKÇİSİ - MURAT KÖSEOĞLU - ZEYNEP ARIKAN
Gönderen Ey'lûl